3 Eylül 2015 Perşembe

Memeliler

inek
  Omurgalı hayvanlar arasında en gelişmiş olanları memeli hayvanlardır. Memeli hayvanlar, yavrularını doğurur ve bir süre sütleriyle beslerler. Bu gruptaki hayvanlara memeliler denmesinin sebebi budur.
   Memeli hayvanlar değişik yiyeceklerle beslenirler. Beslenmeleri bitkilere dayalı olan hayvanlara, ot yiyen (otçul ya da otobur) hayvanlar denir. Beslenmek için et yiyen hayvanlara da et yiyen (etçil ya da etobur) hayvanlar denir.
   Çevremizde gördüğümüz koyun, keçi, inek, at, eşek gibi memeli hayvanlar, çeşitli otsu bitkileri yiyerek beslenir. Kedi ve köpek gibi hayvanlar ise et yiyerek beslenirler.
   Ot yiyerek beslenen memelilerin türleri farklı olsa da bazı benzer özellikler taşırlar. Bu hayvanların ayak parmaklarının bazıları körelmiş, yok olmuştur. Kalan parmaklarının uçlarında da kalın ve küt tırnaklar oluşmuştur. Bunun en belirgin şekli at ve eşekte görülür. At ve eşekte ayaklardaki tek tırnak gelişmiş, öbür tırnaklar yok olmuştur. Bu tırnağın ucunda da toynak denilen tek parçalı kalın bir tırnak vardır. Koyun, keçi, ve inek gibi hayvanlarda ise çift tırnak bulunur.
    Ot yiyen memelilerin ön dişleri yassı ve keskin, arka dişleri ise geniş yüzeylidir. Ön dişler, bitkileri koparıp kesmeye, arka dişler çiğneyip ezmeye yarar. Bu hayvanların sindirim sistemleri de etle beslenen hayvanlardan biraz farklıdır. Bitkilerin sindirilmesi etten daha zor olduğu için, ot yiyen hayvanların bağırsakları daha uzundur. Ayrıca midelerinde birden fazla bölüm bulunur.

 Otla beslenen hayvanlardan ineğin midesi

   Koyun, keçi ve inek gibi hayvanlar geviş getirir. Bu hayvanlar, koparıp iyice çiğnemeden yuttukları otları midelerinin bir bölümünde depo ederler. Daha sonra yiyecekleri yeniden ağızlarına getirip iyice çiğnedikten sonra yutarlar. Buna geviş getirme denir. Geviş getiren hayvanlarda öndeki kesici diş sayısı az, arkadaki çiğneyici diş sayısı fazladır. Geviş getiren hayvanların mideleri işkembe, börkenek, kırkbayır ve şirden denen dört bölümden meydana gelir.

   Et yiyerek beslenen memeli hayvanların da çok değişik türleri vardır. Etle beslenen memelilerde ayak uçları, parmakları belirgin olan pençe şeklindedir. Pençelerinde sivri tırnaklar vardır. Bu hayvanların özellikle ön pençeleri çok güçlüdür. Avlarını bu pençeleriyle yakalayıp parçalarlar. Et yiyerek beslenen memeli hayvanların çene ve diş yapıları etleri parçalayıp çiğnemeye elverişli biçimde gelişmiştir. Çeneleri kuvvetli, dişleri uzun, sivri ve keskindir. Sindirim sistemleri insanlarınkine benzer bir yapı gösterir. Mideleri tek bölümdür. Bağırsakları, otla beslenen memelilere göre daha kısadır.
Keçi memeli bir hayvandır.

Memeli Hayvanların Ortak Özellikleri


  Memeli hayvanların çoğu karada yaşar. Balina, yunus ve foklar ise denizde yaşayan memeli hayvanlardır. Yarasalar, uçan memeli hayvanlardır.
Yarasa, uçabilen bir memelidir.
Yunus balığı, suda yaşayan memeli bir hayvandır.

memeli hayvanlardan at
kanguru


   Memeli hayvanların hepsi akciğerleriyle solunum yaparlar.
         Memeliler sıcakkanlı hayvanlardır. Kalpleri dört bölümlüdür. Kirli ve temiz kan kalplerinde karışmaz. Bu hayvanlarda küçük ve büyük kan dolaşımı vardır. Memelilerin bir özelliği de göğüs boşluğunu karın boşluğundan ayıran, diyaframlarının oluşudur.
        Memeli hayvanlar, dört üyeleri yardımıyla hareket ederler. Bazılarında arka üyeler ön üyelere göre daha fazla gelişmiştir. Yarasalarda ön ve arka üyeler arasında gerilmiş olan deri, kanat görevi yaparak bu hayvanın uçmasına yardımcı olur. Denizde yaşayan memelilerde ise, üyeler yüzgece dönüşmüştür.
        Denizde yaşayan memeli hayvanlar yüzgeçleri ve kuyrukları yardımıyla hareket ederler.
        Memeli hayvanların vücutları kıllarla kaplıdır. Bu kıllar, hayvanları hava sıcaklığındaki değişikliklere karşı korumaya yarar.
        Bazı memeli hayvanların kılları yazın dökülür, seyrekleşir. Kışın ise uzar ve sıklaşır. Denizde yaşayan memeli hayvanların derilerinde kıl yoktur. Buna karşılık, derilerinin altında kalın bir yağ tabakası vardır.
        Memeli hayvanların yavruları ana ve babalarına benzer. Doğduktan sonra başkalaşım ya da değişim geçirmezler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder